Tekerlemeler tekerleme sözleri

En güzel tekerlemeler sayfamızda, kısa tekerleme sözleri, komik tekerlemeleri ve masal tekerlemelerini bulabileceksiniz.
SENİN BAŞIN
Biberler biberler
 Merdivenden inerler
 Elimi kestin kan çıktı
 Karpuzu kestim bal çıktı
 Kız senin başın kel çıktı.
ELMA ATTIM DENİZE
Elma attım denize,
 Gidiyor yüze yüze.
 Ben vuruldum Filize,
 Filiz akın.
 Evi yakın,
 Onu seven Cüney tarkın.
 Kın kın kın,
 Kına gecesi.
 Si si si,
 Simitçi çi çi çi.
 Çİğ köfte te te te,
 Telefon fon fon fon.
 Fan fi li fon,
EL EL EMEK
El el emek,
 Hani bana yemek.
 Yemek gitti kediye,
 Bana geldi hediye.
 Hediyemi aldılar,
 Beni yola saldılar.
 Çık çık ceviz,
 Bu oyundan çıkın siz
LEYLEK
Leylek leylek lekirdek,
 İki dirhem bir çekirdek.
 Lak lak eder kuş dilince,
 Göçüp gider güz gelince.
 Yedi iklim dört bucak,
 Gezip tozar şen şakrak.
ÜÇ
Sayıları sayarken
 Karşıma çıkar birden.
 Ne aslan ne kaplan,
 Burma bıyıklı tavşan.
 Tutması güç mü güç;
 Adı üçtür , üç.
PORTAKAL
Sarıdır, zerdali değil,
 Suludur, şeftali değil.
 Dal ucunda portakal,
 Yerden alma, daldan al.
 Portakal dilim dilim,
 Yiyelim de yiyelim.
ELİM BELİM
Elim belim,
 Şemsiye telim,
 Horoz öttü,
 Tavuk gitti,
 Bülbül kızına,
 Selam etti,
 Aradan önce sen çık…
TEKİR
Bir iki tombul tekir
 Camdan bakar
 Başına takar
 Hop hop, altın top
MISTIK
Mustafa, Mıstık,
 Arabaya kıstık,
 Üç mum yaktık,
 Seyrine baktık.
LEYLEK
Leylek leylek havada,
 Yumurtası tavada,
 Gel bizim hayata,
 Hayat kapısı kitli,
 Leyleğin başı bitli.
KUZU
Kuzu kuzu me
 Bin tepeme
 Haydi gidelim
 Ayşe teyzeme.
YAĞMUR
Yağ yağ yağmur,
 Teknede hamur,
 Bahçede çamur,
 Ver Allah’ım (cc) ver,
 Sicim gibi yağmur.
KARGA
Karga karga “gak” dedi,
 “Çık şu dala bak” dedi,
 Karga seni tutarım,
 Kanadını yolarım.
PORTAKAL
Portakalı soydum,
 Başucuma koydum.
 Ben bir yalan uydurdum,
 Duma duma dum.
 Duma duma dum.
 Öğretmeni kandırdım,
 Kandırdım.
OYUN
Oooo…..
 İğne battı,
 Canımı yaktı,
 Tombul kuş Arabaya koş.
 Arabanın tekeri,
 İstanbul’un şekeri.
 Hop Hop altın top,
 Bundan başka oyun yok.
HANIM KIZI
Çan çan çikolata,
 Hani bize limonata?
 Limonata bitti,
 Hanım kızı gitti.
 Nereye gitti?
 İstanbul’a gitti.
 İstanbul’da ne yapacak?
 Terlik pabuç alacak.
 Terliği pabucu ne yapacak?
 Düğünlerde,
 Şıngır mıngır oynayacak.
KEÇİLER
Ayşe Hanımın keçileri,
 Hop hop hopluyor,
 Arpa, saman istiyor,
 Arpa, saman yok,
 Kilimcide çok.
 Kilimci kilim dokur,
 İçinde bülbül okur.
 İki kardeşim olsa,
 Biri ay, biri yıldız,
 Biri oğlan, biri kız,
 Hop çikolata çikolata,
 Akşam yedim salata,
 Seni gidi kerata.
SINIFLAR
Mini mini birler,
 Çalışkandır ikiler,
 Mavi gözlü üçler,
 Dayak yiyen dörtler,
 Misafirdir beşler,
 Altılar, altınımı çaldılar,
 Yediler, yemeğimi yediler,
 Sekizler, semizdirler,
 Dokuzlar, doktor oldu,
 Onlar bizi okuttu.
EBE
Ebe ebe gel bize
 Uzaktan vur elimize
 Eğer vuramazsan
 Ebesin ebe
 Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi,
 Bunu sana kim dedi?
 Diyen dedi on yedi
 Yağlı böreği kim yedi?
TAVUK
Pazara gidelim,
 Bir tavuk alalım,
 Pazara gidip,
 Bir tavuk alıp ne yapalım?
 Gıt gıdak diyelim.
 Happur huppur,
 Happur, huppur yiyelim.
TOP
Bir iki üç
 Söylemesi güç
 Sana verdim bir elma
 Adını koydum Fatma
 Hop hop hop
 Bir büyük altın top
DEDE
Altı kere altı otuz altı
 Dedemin sakalı yolda kaldı
 Sakalını aldı dereye attı
 Dedem sakalsız kaldı EV
 Evli evine
 Köylü köyüne
 Evi olmayan
 Sıçan deliğine
İĞNE
Ooooo
 İğne iplik
 Derme diplik
 Çelik çubuk
 Sen çık.
NACAK
Nacak sapına
 İki kes
 Bir sana
 Biri de bana
HEDİYE
Kızın adı Hediye
 Ekmek vermez kediye
 Kedi gider Kadıya
 Kadının kapısı kitli
 Hediyenin başı bitli
EL EL EPENEK
El el epenek
 Elden düşen kepenek
 Kepeneğin yarısı
 Keloğlan’ın karısı
KARNIM AÇ
Karnım aç
 Karnına kapak aç
 Değirmene kaç
 Değirmenin kapısı kitli
 Heybaşı bitli
DEĞİRMEN
Değirmene girdi köpek
 Değirmenci vurdu kötek
 Geldi yedi köpek
 Hem kötek
 Hem yedi köpek
ALİ DAYI
Ali dayının keçileri
 Kıyır kıyır kişniyor
 Arpa saman istiyor
 Arpa saman yok
 Kilimcide çok
 Kilimci kilim dokur
ÇARŞI
Çarşıya gittim
 Eve geldim hanım yok
 Bebek ağlar beşik yok
 Çorba taşar kaşık yok
 Ali baba öldü tabut yok
HAKKI
Hakkı hakkının hakkını yemiş.
 Hakkı Hakkı’dan hakkını istemiş.
 Hakkı Hakkıya hakkını vermeyince
 Hakkı da Hakkı’nın hakkından gelmiş.
HASAN
Hasan Hasan
 Helvaya basan
 Kapıyı kıran
 Kızı kaçıran
KÜÇÜK DOSTUM
Küçük dostum gelsene
 Ellerini versene
 Ellerimizle şap şap
 Ayaklarımızla rap rap
 Bir şöyle, bir böyle
 Dans edelim seninle.
ELLERİM PARMAKLARIM
Sağ elimde beş parmak,
 Sol elimde beş parmak
 Say bak, say bak, say bak.
 Hepsi eder on parmak.
 Sen de istersen saymak
 Say bak, say bak, say bak.
 Hepsi eder on parmak.
ALİ
Ali baksa dum dum
 Sakalına kondum
 Beş para buldum
 Cebime koydum
KUZU
Kuzu kuzu mee
 Bin tepeme
 Haydi gidelim
 Hacı dedeme
 Hacı dedem hasta
 Mendili bohça
 Kendisi hoca
KOMŞU, KOMŞU
-Komşu, komşu !
 -Hu, hu!
 -Oğlun geldi mi?
 -Geldi
 -Ne getirdi?
 -İnci, boncuk.
 -Kime, kime?
 -Sana, bana.
 -Başka kime?
 -Kara kediye
 -Kara kedi nerede?
 -Ağaca çıktı
 -Ağaç nerede?
 -Balta kesti
 -Balta nerede?
 -Suya düştü.
 -Su nerede?
 -İnek içti.
 -İnek nerede?
 -Dağa kaçtı.
 -Dağ nerede?
 -Yandı, bitti kül oldu
TAVŞAN
Kapıdan tavşan geçti mi?
 Geçti
 Tuttun mu?
 Tuttum
 Kestin mi?
 Kestim
 Tuzladım mı?
 Tuzladım
 Pişirdin mi?
 Pişirdim
 Bana ayırdın mı?
 Ayırdım
 Hangi dolaba koydun?
 Çık çık dolaba koydum
 Haydi, al getir
 Getiremem
 Neden getiremezsin?
 Kara kediler yemiş.
 Vay vay, miyav
NEREDEN GELİRSİN?
Nerden gelirsin?
 Zikzak kalesinden.
 Ne gezersin?
 Açlık belasından.
 Nerde yattın?
 Beyin konağında.
 Altına ne serdiler?
 Perde.
 Desene kupkuru yerde.
 Bıyıkların neden yağ oldu?
 Bıldırcın eti yedim.
 Bıldırcın yağlı mıydı?
 Gökte uçarken gördüm.
 Saçların neden ağardı?
 Değirmenden geldim.
 Değirmen dönüyor mu?
 Zımbırtısını duydum.
 Ayakların neden ıslandı?
 Çaydan geçtim.
 Çay derin miydi?
 Köprüyü dolaştım,
 İşte geldim sana ulaştım.
CAM
Bir cam
 İki cam
 Üç cam
 Dört cam
 Beş cam
 Altı cam
 Yedi cam
 Sekiz cam
 Dokuz cam
 On cam
 Bu da benim amcam.
Eveleme develeme
 Evvel altı elma yedi
 Seren sekiz serçe dokuz
 Tarmanın topu kara
 A devenin çatı kara
EBE
 Ebe ebe nerede
 Su doldurur derede
 Dere boyu çalılık
 Derede olur balık
 Şu ebe de ne alık
 Oltamı attım,
 Balığı tuttum.
 Balık suya dalamaz,
 Ebe beni bulamaz.
 Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi
 Bunu kim dedi,
 Diyen dedi on yedi,
 Yağlı böreği kim yedi?
ELLERİM
Ellerim tombik tombik,
 Kirlenince çok komik
 Kirli eller sevilmez
 Güzelliği görülmez
 Dişlerim bakım ister
 Hele saçlar, hele scalar
 Uzayınca tırnaklar
 Kirlenince kulaklar
 Bize pis derler, pis derler
DEVE
Eveleme develeme
 Evvel altı elma yedi
 Seren sekiz serçe dokuz
 Tarmanın topu kara
 A devenin çatı kara.
PATLICAN
Patlıcan var patlıcan,
 Patlasın senin kocan.
 Şisko şisko biberler,
 Arabaya bindiler.
 Elmalar yedi buçuk,
 Onu yedi, bir çocuk.
 Patlıcandan bıktım,
 Ben oyundan çıktım!
KOMŞU
Komşu komşu huu…
 Sırtındaki ne?
 Arpa
 Kaça sattın
 Kırka
 Eve ne aldın?
 Hırka
 Çocuğa ne aldın ?
 Halka
BÖREK
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi,
 Bunu sana kim dedi?
 Diyen dedi on yedi,
 Yağlı böreği kim yedi?
SINIFLAR
Mini mini birler,
 Çalışkandır ikiler,
 Mavi gözlü üçler,
 Dayak yiyen dörtler,
 Misafirdir beşler,
 Altılar, altınımı çaldılar,
 Yediler, yemeğimi yediler,
 Sekizler, semizdirler,
 Dokuzlar, doktor oldu,
 Onlar bizi okuttu.
PİTİ PİTİ
Ooooopiti piti
 Kremanın sepeti
 Terazi lastik jimnastik
 Biz size geldik bitlendik
 Hamama gittik temizlendik
 Dik Dik Dİk
 Son dersimiz matematik
KUZU
Kuzu kuzu mee,bin tepeme
 Haydi gidelim Ayşe teyzeme.
ÜŞÜDÜM
Üşüdüm üşüdüm, daldan elma düşürdüm,
 Elmamı yediler, bana cüce dediler
 Cücelikten çıktım, ablama vardım, ablam hasta, çorbası tasta
 Alçık balçık sen bu oyundan çık.
KEDİ
İğnem düştü yakamdan, kedi geldi arkamdan,
 Gelme kedi gelme, annem bakıyor balkondan.
TEK TEK TEKERLEME
Tek tek tekerleme, üstü kaymak şekerleme,
 Dereye düşme çok soğuk, söyle bana çarçabuk.
SAKSAĞAN
Saksağan sek sek, kuyruğu tümsek
 Kuyruğuna binelim bizim köye gidelim.
ÖRDEK
Çık çıkalım
 Çayıra
 Yem verelim
 Ördeğe
 Ördek yemi yemeden
 Ciyak miyak
 Demeden
 Aldım baktım
 Kimi çıkardım
TOP
Bir iki üç
 Söylemesi güç
 Sana verdim bir elma
 Adını koydum Fatma
 Hop hop hop
 Bir büyük altın top
Al şu takatukaları, takatukacıya götür.
 Takatukacı takatukaları takatukalamazsa,
 takatukaları taka tukalatmadan geri getir.
Eller pekmezlenmiş de biz pekmezlenmemişiz.
Bir berber bir berbere
 bre berber gel beraber
 bir berber dükkanı açalım demiş.
Hakkı hakkının hakkını yemiş.
 Hakkı Hakkı’dan hakkını istemiş.
 Hakkı Hakkıya hakkını vermeyince
 Haklı da Hakkı’nın hakkından gelmiş.
İndin dereye silindim silindim çıktım.
Iramazan
Irgatları ıramazan irgadamadan al da gel.
Yağmur yağarsa raylar ıslanır, yağmur yağar saraylar ulanır.
Karnım aç
 Karnına kapak aç
 Değirmene kaç
 Değirmenin kapısı kitli
 Heybaşı bitli
Nacak sapına
 İki kes
 Bir sana
 Biri de bana
Kızın adı Hediye
 Ekmek vermez kediye
 Kedi gider Kadıya
 Kadının kapısı kitli
 Hediyenin başı bitli
El el epenek
 Elden düşen kepenek
 Kepeneğin yarısı
 Keloğlan’ın karısı
Incık, mıncık
 Sen dur, sen çık
 Hasan Hasan
 Helvaya basan
 Kapıyı kıran
 Kızı kaçıran
Değirmene girdi köpek
 Değirmenci vurdu kötek
 Geldi yedi köpek
 Hem kötek
 Hem yedi köpek
Ali dayının keçileri
 Kıyır kıyır kişniyor
 Arpa saman istiyor
 Arpa saman yok
 Kilimcide çok
 Kilimci kilim dokur
İçinde bülbül benim olsa
 İki kardeşim olsa
 Biri ay biri yıldız
 Biri oğlan biri kız
Delmişler, dakmışlar
 Bunu böyle yapmışlar
 Delmiyelerdi, dakmıyalardı
 Bunu böyle yapmıyalardı
Bir ikidir bir iki
 Beş altındır, beş, altı
 İnanmazsan say da bak
 On altı, on altı
Selamün aleyküm
 Aleyküm selam
 Nereye gidiyon?
 Daha gidiyom
 Neye gidiyon
 Al şu takatukaları,takatukacıya götür.Takatukacı takatukaları takatukalamazsa,takatukaları taka tukalatmadan geri getir.
 Eller pekmezlenmiş de biz pekmezlenmemişiz.
 Bir berber bir berbere bre berber gel beraber bir berber dükkanı açalım demiş.
 Hakkı hakkının hakkını yemiş.Hakkı Hakkı’dan hakkını istemiş.Hakkı Hakkıya hakkını vermeyince Haklı da Hakkı’nın hakkından gelmiş.
 İndin dereye silindim silindim çıktım.
 Iramazan
Irgatları ıramazan irgadamadan al da gel.
 Yağmur yağarsa raylar ıslanır,yağmur yağar saraylar ulanır.
 Karnım aç
 Karnına kapak aç
 Değirmene kaç
 Değirmenin kapısı kitli
 Heybaşı bitli
 Nacak sapına
 İki kes
 Bir sana
 Biri de bana
 Kızın adı Hediye
 Ekmek vermez kediye
 Kedi gider Kadıya
 Kadının kapısı kitli
 Hediyenin başı bitli
 El el epenek
 Elden düşen kepenek
 Kepeneğin yarısı
 Keloğlan’ın karısı
 Incık, mıncık
 Sen dur, sen çık
 Hasan Hasan
 Helvaya basan
 Kapıyı kıran
 Kızı kaçıran
 Değirmene girdi köpek
 Değirmenci vurdu kötek
 Geldi yedi köpek
 Hem kötek
 Hem yedi köpek
 Ali dayının keçileri
 Kıyır kıyır kişniyor
 Arpa saman istiyor
 Arpa saman yok
 Kilimcide çok
 Kilimci kilim dokur
 İçnde bülbül benim olsa
 İki kardeşim olsa
 Biri ay biri yıldız
 Biri oğlan biri kız
 Delmişler, dakmışlar
 Bunu böyle yapmışlar
 Delmiyelerdi, dakmıyalardı
 Bunu böyle yapmıyalardı
 Bir ikidir bir iki
 Beş altındır, beş, altı
 İnanmazsan say da bak
 On altı, on altı
 Selamün aleyküm
 Aleyküm selam
 Nereye gidiyon?
 Daha gidiyom
 Neye gidiyon
 Ebe ebe nerede
 Su doldurur derede
 Dere boyu çalılık
 Şu ebe de ne alık
 Ebe suya dalamaz
 Arasada bulamaz
 Ene nene bulamaz
 Ben sana küstüm
 Mini mini birler
 Çalışkan ikiler
 Tebmbel üçler
 Dayak yiyen dörtler
 Beşler makine gibi işler
 Altılar altını çaldılar
 Yediler yemeğimi yediler
 Sekizler seksek olup gittiler
 Dokuzlar toktor olup gittiler
 Onlar kırmızı donlar
 Armudu kestim
 Tavana astım
 Tap dedi düştü
 Ali baksa dum dum
 Sakalına kondum
 Beş para buldum
 Çarşıya gittim
 Eve geldim hanım yok
 Bebek ağlar beşik yok
 Çorba taşar kaşık yok
 Ali baba öldü tabut yok
 Ooo iğne miğne
 Ucu düğme
 Filifilince
 Kuş dilince
 Horoz öttü
 Tavuk tepti
 Bülbül kızı
 Selamına dua etti
Alçık balçık
 Sana dedim sen çık
 Hakkı Hakkı’dan hakkını istedi
 Hakkı Hakkı’nın hakkını vermeyince
 Hakkı Hakkı’nın hakkından geldi
 Değirmene girdi köpek
 Köpeği aldı köpek
 Köpeği yedi köpek
 Köteği yedi köpek
 Kuzu kuzu mee
 Bin tepeme
 Haydi gidelim
 Hacı dedeme
 Hacı dedem hasta
 Mendli bohça
 Kendisi hoca
 Kapıdan tavşan geçti mi?
 Geçti
 Tuttun mu?
 Tuttum
 Kestin mi?
 Kestim
 Tuzladım mı?
 Tuzladım
 Pişirdin mi?
 Pişirdim
 Bana ayırdın mı?
 Ayırdım
 Hangi dolaba koydun?
 Çık çık dolaba koydum
 Haydi al getir
 Getiremem
 Neden getirimezsin?
 Kara kediler yemiş.
 Vayı vay, miyav
Masal tekerlemeleri ise şöyle;
Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde… Bu sözün önü var, arkası yok; gömleğimin yeni var yakası yok… Sabır da bir huydur, suyu var tası yok De gel sabreyle sabreyle… İyi ama susuzla sabırsız ne yapar? Ya bir kuyu kazar, ya dolaşır çarşı pazar; ben de aç karın, yüksek nalın çıktım pazara, Mevlam uğratmasın iftiraya nazara…
Bir kaz aldım karıdan, boynu uzun borudan! Kendisi akça pakça, eti kemiğinden pekçe, ne kazan kaldı ne kepçe! Kırk gündür kaynatırım kaynamaz
Hay dedim, huy dedim; bu ne pişmez şey dedim Bir iken iki olduk, üç iken dört olduk; anan soylu, baban boylu derken kırk olduk; kırkımız kırk ateş yaktık!… Kırk gündür kaynatırım kaynamaz Baktım ki olacak gibi, sofraya konacak gibi değil, eğil dağlar eğil dedik; onumuz hu çekti, onumuz su çekti; onumuz un, odun çekti; haydan geleni huya sattık, unu bulguru suya kattık Suyu kazana, kazanı yeniden ocağa attık; vay ne kaynattık ne kaynattık… De şimdi kaynar mı, kaynamaz mı? Derken efendim bu kez başını kaldırıp bize bakmaz mı!
Gayrı pabucunu bırakıp kaçan kaçana! Kanadını kaldırıp uçan uçana! Eh, bir ben miyim kırk kişinin gevşeği? Çıkardım ahırdan boz eşeği vurdum sırtına palanı, çektim yedi yerden kolanı; bindirdim üstüne doksanlık anamı Boynuna mavi bir boncuk takmadım ama, koynuna koydum bir sabırtaşı Sabırtaşı, sabırcıktaşı deyip geçmeyin öyle! Ne anamın aşı, ne gözümün yaşı İtler işin başı, tandırın başı, masalın başı, bu sabırtaşı! Verilecek kuluna vermiş, bize de versin Yaradan; haydi dedikoduyu kaldırıp aradan, dinleyin şimdi; sabırlı kim, sabırsız kimdi…
Evvel zamanda, yoksullar handa
 Beyler, konağında yaşarmış
 Buna öfkelendim
 Bir hayli söylendim
 Aldım başımı çıktım dışarı
 Görmeyin gidişimi
 Bakmadan sağa sola
 Düştüm bir yola
 Az gittim, uz gittim
 Dere tepe düz gittim
 Çayır çimen geçerek
 Arpa buğday biçerek
 Soğuk sular içerek
 Altı ay bir güz gittim
 Yürüdüm yürüdüm vardım bir bağa
 Daldım bir konağa
 Vay sen misin dalan
 Kimi kolumdan tuttu kimi bacağımdan
 Attılar beni bir dağa
 Zoruma gitti başladım ağlamaya
 Karşıma çıktı bir derviş
 Derviş amca dedim bu ne iş?
 Kuru idim ıslandım sel beni neyler
 Bulut oldum uslandım
 Yel beni neyler?
 Vay gidi dünya
 Kimi güler, kimi söyler
 Kulak verin bu masala
 Keloğlan ne iş tutar, n’eyler
Handadır handa, bir kara manda
 Üç yüz yaşındaydım evvel zamanda
 Mavi çadır gerilmiş, duydum pazar kurulmuş
 Vurdum karıncaya palanı
 Kırk yerinden bağladım kolanı
 Sardım sırtına seksen sekiz çuval soğanı
 Vardım pazara
 Vay ne pazar ne pazar, güzeller durmaz gezer
 Kırlangıçlar terzi, köpekler kalaycı, tilkiler tüccar
Buldum bir köşe, başladım işe
 Soğan sarmısak satarken
 Terazimin kolu kırıldı bir güzele bakarken
 Kurbağa kanatlandı gitti gelin getirmeye
 Gelin çıktı çardağa, çat yerleşti bardağa
 Masaldır bunun adı, dinlemekle çıkar tadı
Bir varmış, bir yokmuş Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde Deve tellal iken, horoz imam iken, manda berber iken, annem kaşıkta, babam beşikte iken… Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten… Annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi… O öfke ile Tophane minaresini cebime sokmayayım mı borudur diye… O öfke ile Tophane güllesini cebime doldurmayayım mı darıdır diye… Orada buldum iki çifte bir kayık Çek kayıkçı Eyüb’e…
Eyüb’ün kızları haşarı… Bir tokat vurdular enseme, gözlerim fırladı dışarı… Orada gördüm bir kız… Adı Emine, gittim yanına… Bir tarafı tozluk dumanlık, bir tarafı çayırlık çimenlik, bir tarafı sazlık samanlık… Bir tarafta boyacılar boya boyuyor renk ile… Bir tarafta demirciler demir dövüyor denk ile… Bir tarafta Mehmet Ali Paşa cenk ediyor şevk ile… Anan yahşi, baban yahşi, kurtuldum ellerinden… vardım masal iline
 
 



çok güzel
hiç komik değil