En Manyak şiirler

En Manyak şiirler sayfamızda, ünlü ve amatör şairler tarafından yazılmış en güzel manyak şiirlerini kısa olarak bulabilirsiniz.
Ellerinde Çiçekler Kapında Sırılsıklam Şiiri
Ellerimde çiçekler, kapında sırılsıklam
 Şemsiyeyi almayıp iyi halt ettim.
Sudan çıkmış balığa döndüm,
 Nerden bilirdim yağmurun aniden yağacağını,
Bu gidişle zature olacam, kesin!
 Hiç acıyor mu halime, hala kıs kıs gülüyor,
Bari çiçekleri kabul etseydi,
 O kadar da para saydıydım mezatta,
Bir daha seversem iki olsun,
 İki yetmez, yanında hediyesi de olsun,
Aahhh o pastanelerde geçen romantik günler,
 Sen yerdin pastaları, ben mal gibi bakardım.
Hesap kabarmasın diye kendim bişey yemezdim,hep gözüm kalırdı tabakta,
 Gözün çıksın, bi lokma da bana versen ne vardı.
Ahh vefasız, her kontör isteyişinde şıp diye transfer ederdim,
 Oysa şimdi Aradığınız Kişiye Ulaşılamıyor, nedense..
Sana hediye almaktan, borç takmadığım esnaf kalmadı.
 Şimdi hepsi peşimde, sen nerdesin?
Ne olur aç kapıyı, çiçekler elimde kaldı,
 Islandım, sırılsıklam oldum, senin yüzünden cırcır olacam.
Biraz kurulanıp gidecem, başka bişey istemiyom,
 Varsa bi bardak da çay içerim, maksat içim ısınsın.
Bi kerecik olsun kapıyı açmazsan hayatta şurdan şuraya gitmem,
 Zalim baban bahçeye yeni köpek almış, elinden zor kaçtım, korkuyorum.
Sevgilim, bana bir şans daha ver.
 Seni bırakmak istemiyorum.
Bu saatten sonra bana kim bakar artık,
 Cepte para yok, ev yok, araba yok, idare et ne olur.
Eğer beni affedersen,
 Bir daha kredi kartını kullanmam, son olur.
 Aşkım beni affet, ne olur!
Manyak Mısın Lan Şiiri
Güya kendini boğaz köprüsünden atacakmış
 Sen manyak mısın aslanım
 Sevdalı olduğunu herkes biliyor
 Bizim manyak kendini yakacakmış
Bırak lan ellerini, düş aşağıya
 Erkeksen bakma coşkun suya
 Bir sürü polis molis başında
 Güya kafasına kurşun sıkacakmış
Ulan senin neyine köprü üstüne çıkmak
 Bir manyak karıya sarkıntılık yaparak aşık olmak
 Kendine gel aslanım adam ol çalışarak
 Hala bağırıyor hadi herif çıldıracakmış
Ulan hergele evde anan aç bacın aç
 Sen seni tanımayana kaptırmışın kendini
 Uyan bu manyak rüyadan gözlerini aç
 İşin doğrusu da bu değil mi?
Mustafa kızgın yine bugün
 Değer mi lan aslanım uğuruna öldüğün
 Bırak koçum bu vicdan hesabını
 Herkes kendi çiziyor sende çiz yasanı
Beni Yeniyor Dünya Şiiri
Topluyorum işte
 Pılımı pırtımı.
 Dolduruyorum
 Torbaya geçmişimi.
Umutları serpiyorum
 Geleceğime.
 Bir yer arıyorum
 Mutluluk sepetinde.
Koluma takıyorum
 Bütün dünyayı.
 Evirip çeviriyorum,
 Manyak hızıyla.
Tövbekar oluyorum,
 Başım dönüyor.
 Yapamıyorum,
 Beni yeniyor dünya.
Namus Şiiri
Lastik gibi sünüyor,
 Bukalemun namus,
 Sonsuzluğu perdeleyen,
 Ahlaksızlığı örten,
 Kişiye göre,
 Kılık değiştiren,
 Etek içinde,
 Hayat bulan,
 Beyinlerde,
 İhanete uğrayan,
 Manyaklaştırıp,
 Cinayetler işleten,
 Romantik,
 Masum,
 Sarhoş,
 Biraz da manyak,
 Çılgın namus.
Seviyorum…
 Seviyorum,
 Çok seviyorum,
 Gururum kırılsın,
 Paramparça olsun,
 Diye,
 Beddua ediyorum,
Dilim manyak,
 Gönlüm hovarda,
 Ayaklarda,
 Biçare düşmüşüm,
 Seni sevdiğimi,
 Söyleyemiyorum.
Kendime yedirmiyorum,
 Diyorsam da inanma,
 Biz seninle,
 Aşkı yazdık,
 Seni seviyom.
Ulan Manyak Şiiri
Çirkeflikte üstüne yoktur,
 Ulan manyak şaştık elinden
 Günahın şeytandan da çoktur,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Doğrulara bakmadı gözün,
 Hakikate dönmedi yüzün,
 Allah’a asi oldu sözün,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Demişsin ki bana değmeyin,
 Kin ile pişiyor yemeğin,
 Hani nerde senin emeğin,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Hasedin, fesadın yolusun,
 Yalanla, yanlışla dolusun,
 İki üç kuruşun kulusun,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Mantığın sıfır, aklınsa kıt,
 Bu sözlerimi aklında tut,
 Ya adam gibi kal, ya git,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Sözlerin hepten gönül yıkar,
 Her yanından sırf şerlik akar,
 Özünde kalmadı nur, vakar,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Kıskançlıkla bize bakarsın,
 Yüze gülen hilekarsın,
 Bencil, çıkarcı, sahtekarsın
 Ulan manyak şaştık elinden.
Mazluma dersin konuşma, sus,
 Anlatamaz seni her kamus,
 Semtine uğramadı namus,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Sulu, çamurlu ve tozlusun,
 Dürüst değil iki yüzlüsün,
 Düz değil çok pürüzlüsün,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Konuşmuyor bağırıyorsun,
 Kömüş gibi böğürüyorsun,
 Semiriyor, sömürüyorsun,
 Ulan manyak şaştık elinden.
Utanmadan veballer aldın,
 Kaprislerinle yalnız kaldın,
 Alçaktan daha alçak oldun,
 Ulan manyak şaştık elinden
Sana Borcum Kalmadı Şiiri
Ağlamayı öğrendim sesimi kısarak
 Sayıları belledim tokadını sayarak
 Sana borcum kalmadı
 Ettin beni bir manyak
Ne geceler geçirdim susarak
 Biraz yıldız biraz keçi sayarak
 Sana borcum kalmadı
 Yaptın beni bir manyak
Uzun İnce Bir Yoldayım Şiiri
Uzun ince bir yoldayım, gidiş geliş tek şerit,
 Bir ben varım arabada, bir de bizim deli Ferit,
Türkü çalıyor teypde, bizim Ferit ağlıyor.
 Bir an kendine gelip kemerini bağlıyor,
Salya sümük vaziyet, sarılıyor boynuma,
 Görüş alanı sıfır, geldik yolun sonuna,
Oğlum yapma diyorum, değmezmiş üzülmeye,
 Ferit kafayı yemiş, başlamaz mı gülmeye,
Oğlum ne var da güldün, sen kafayı mı yedin,
 Dedi abi az önce, ters şeride doğru girdin.
Hakikaten doğruymuş, araba tersten gidiyor.
 Ferit, senin yüzünden, millet alay ediyor.
Bir daha seninle yola, çıkarsam iki olsun,
 Çekelim benzinliğe, bari deposu dolsun,
İşte böyledir yollar, gitmeyenler bilemez,
 Kimse bizim Ferit gibi, gıcık gıcık gülemez.
 
 
