Dostluk Şiirleri

Dostluk şiirleri kısa ve öz sayfamızda, amatör ve ünlü şairlerden dostluk ile ilgili şiirleri bulabilirsiniz.

Her insanın güvendiği ve yanında olmasından mutluluk duyduğu bir dostu vardır. Çoğu zaman dertler ve sırlar bu kişilerle paylaşılıp onlara anlatılır. İşte böylesine önemli birisi için burada sevgi ve dostluk şiirleri okuyacaksınız. 1 kıtalık, 3 kıtalık ve uzun olanları da dahil olmak üzere 2 kıtalık dostluk şiirleri yine burada yazılmıştır.

İlkokul çağından başlayarak elde edilen bu dostlukların bazıları yıllar geçmesine rağmen hala sürmektedir. İşte burada bilinmeyen ve ağlatan olanlar da dahil olmak üzere çeşitli dostluk şiirlerini de bulacaksınız. O zaman hiç vakit kaybetmeden başlayalım.

Dost Sevgisi

Dostlar gördüm dost meclisinde
Dosta sarılmak güzeldir gönül dilinde
Kendimi buldum dost yüreğinde
Beni benden alır dost sevgisi neyleyim.

Sustu yüreğim söyler gönül dilim
Gönül bahçesinden çiçekleri koparmaz elim
Hazana dönse bahar, üşümez yüreğim
Beni benden alır dost sevgisi neyleyim.

Dost sevgisi taşar yüreklerden
Gözlerde birleşir akar gönüllerden
Cana can katılır dost meclislerinden
Beni benden alır dost sevgisi neyleyim

Dost Bildiklerim

Arıyorum yanımda, yoksunuz şimdi,
Nerelere gittiniz, dost bildiklerim,
Düştüm diye dediler, bu adam kimdi,
Böyle mi olacaktı, can bildiklerim,

İhanet kelimesi, bizden uzaktı,
Yüreğimden vuruldum, en yakınımdan,
Beklenmeyen bu durum, içimi yaktı,
Öldüren darbeleri, yedim dostumdan,

İtimadım ne yazık, tükendi bitti,
Paylaştım onlarla, kendi odamı,
Bağrıma bastıklarım, ihanet etti,
Yaşamanın söyleyin, var mı anlamı.

Sinan Karakaş

Dost Bahçesi

Etrafı dikenlerle örülse
Yoluna taşlar döşense
Git artık başımızdan dense
Ayrılmam asla dost bahçesinden

Gurbet kuşum Almanya’da öter
Bolat’la Ceylanım Antalya’da kükrer
Rasim’im Eskişehir’de söyler
Ayrılmam asla dost bahçesinden

İstanbul’da yürüyen merdiven
Şiirler dinlerim Şakir Yücelden
Kurtulurum gamdan kederden
Ayrılmam asla dost bahçesinden

Odam aydınlanır ay ışığıyla
Turhani güler Mehmet Turanla
Gönlüm şen olur türküyle, şarkıyla
Ayrılmam asla dost bahçesinden

Hıdır Altaş

Sen Güzel Dost

Yazdın onca eserleri
Aydınlattın beyinleri
Topladın tüm verileri
Bir mürşittin, sen güzel dost

Savunurdun evrenseli
Mertebenle, oldun veli
Tinde esen, bir sam yeli
Bir önderdin, sen güzel dost

Boyun kadar kitapların
Dost söyledi, hep dillerin
Olmadı hiç ödünlerin
Ödünsüzdün, sen güzel dost

Araştırdın, sorguladın
Yaşam boyu, hiç durmadın
Tarih yazdı, senin adın
Ölümsüzsün, sen güzel dost

Anadolu bilgesiydin
Gerçeklerin gür sesiydin
Dervişlerin nefesiydin
Filozoftun, sen güzel dost

Verdin Cevri mahlasını
İnsanlığın en hasını
Kamilliğin manasını
Öğretmiştin, sen güzel dost

Gidecektir bir gün gelen
Eserlerdir baki kalan
Üretendir, soru soran
Hep ürettin, sen güzel dost

Yol gösterdin, zamanıma
Hizmet sundun, insanlığa
Dünyada ki, tüm canlara
Değer verdin, sen güzel dost

Dost Görünüyor

Sesini duymadım yüzünü bilmem
Şiirlerin bana dost görünüyor
Belki görüşürüz nasip olursa
Şiirlerin bana dost görünüyor

Gariplik ciğeri ezermiş derler
Her aşık kendini yazarmış derler
Kadir Mevla’m böyle çizermiş derler
Şiirlerin bana dost görünüyor

Yazdığın kitabı tezden gönder de
Belki derman olur bendeki derde
Nerde eskideki dostluklar nerde
Şiirlerin bana dost görünüyor

Hüznün şairisin gönlün yaralı
Aramızda dağlar sıra sıralı
Genç Aşık buralı sen Ankaralı
Şiirlerin bana dost görünüyor

Savaş Sarıkaya

Allah(c.c)’a Yalvardım Durdum

Yar de beni sevsin bağlansın diye
Her saat Allah(c.c)’a yalvardım durdum
Kondurdu başıma talih kuşunu
Diyerek sevinçle çağladım durdum

Koklarım sanmıştım gonca gülümü
Bu sevdaya adamıştım ömrümü
Zülfünün teline deli gönlümü
Kör düğüm ederek bağladım durdum

Senin için divaneyim deliyim
Sevda ırmağının coşkun seliyim
Dağlar aşıp gelen meltem yeliyim
Hep senin kapına uğradım durdum

Buzuldum eridim akar sel oldum
Bir kuru çöl idim doldum göl oldum
Aşılmaz dağ iken dümdüz yol oldum
Gelsin diye imkan sağladım durdum

Yol düz olsun diye dağları deldim
Uzanan yollara halılar serdim
Gece gündüz yollarını gözlerdim
Gelmedi diyerek ağladım durdum

Bilemedim Senin Değerini

Acı söyletir zalim gurbet
Ömrüm bitiyor gönlüm hüzünlü
Diline ders verdi beline kemer
Sana derim sana dost bildiğim

Yaktı dost kül etti beni gurbet
Doğduğuma beni pişman etti
Bana bu dünyayı zehir etti
Sana derim sana dost bildiğim

Sevdiğime bin pişman etti
Beni gece gündüz hep ağlattı
Seni yıkılasın zalim gurbet
Sana derim sana dost bildiğim

Taşına toprağına mahrum etti
Gençliğimi benden alıp götürdü
Dost bildiğim beni arkadan vurdu
Sana derim sana dost bildiğim

Ne fırtınalar kopuyor içimde
Güneş açmıyor nedense yüreğimde
Hep seni düşündüğümde
Sana derim sana dost bildiğim

Her yüzüne güleni dost sanma
Selam verene dost bilip kanma
Sende ah edip de derinden yanma
Sana derim sana dost bildiğim

Aç gözlerini bir etrafına bak
Bu garip Hüseyin Yanmaza iyi bak
Var mı benden başka candan bir dost
Sana derim sana dost bildiğim

Dostunu düşmanını iyi tanı dost
Arkanı kimseye dönüp yolda yürüme
Buda benden sana nasihat olsun dost
Sana derim sana dost bildiğim

Seni dost bildim elimi verdim
Verdiğim elin kıymetini sen bilemedin
Kabahat sende değil eli verende
Sana derim sana dost bildiğim

Zamanın Önemi

İstesen istemesen, zaman akıp gidiyor.
Kah faydalı üretken, kah haybeye geçiyor.
Değirmen mi, dalga mı, yoksa keskin kılıç mı?
Öğütüyor, yıkıyor, bazen kesip ,biçiyor.

Bakıyorum geriye , neler yapmışım diye.
Okumuşum , okutmuşum, gitmişim ileriye.
“Vakit nakittir” demiş, durmamış, çalışmışım.
Kazanmışım; sermaye, yüklenmedi kediye.

Bırak günü, saati, değerli, saniyeler.
Ömrümüz bitiyor bak, dün çocuktu nineler.
Düne bak, yarını düşün, aylar, yıllar senindir.
Çağlar, asırlar bitti, geçiverir seneler.

Şeref, boşa geçirme, zaman çok değerlidir.
Bilgi edin, öğrenim gör, başarmak gereklidir.
Sevgi, dostluk, doğruluk, sosyal yaşantı için,
Zaman bulursun mutlak, istemek yeterlidir.

Dostluk

Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
Yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.

Gözümüzün dilinden anlar,
Elimizin sırrını bilirsin.

Namuslu bir kitap gibi güler,
Alnımızın terini silersin.

O gider, bu gider, şu gider,
Dostluk, sen yanı başımızda kalırsın

Seninle Olsam

Ah! Bir seninle olsam.
Şöyle bir kanatlanıversem.
Semaya doğru yükselip;
Bulutların peşine takılsam.
Rüzgara yaren, kuşlara dost,
Yağmurla kardeş olsam.
İçimdeki hüzünle damlayıp;
Toprağı, ekinleri canlandırsam.
Çağlayanlarda coşup;
Denizlerde akarak sana ulaşsam.
Güneşle selamlaşıp buharlaşsam.
Havaya karışıp, sabah meltemiyle;
Kendimi yanında bulsam.
Yanağına öpücükler kondurup;
Sana sıcacık sarılsam
Ve hiç bırakmasam.

Dost

Yollarımız ayrılsa da.
Yüreğim dost kalır sana!
Habersiz gitsen uzağa.
Arar bu can seni, ey dost!
Bulur bu can seni, bil dost!
Dost.

Çatlamış topraklar gibi,
Susamışsa dostun dili,
Sular seller, yağmur gibi.
Akar bu can sana, ey dost!
Yağar bu can sana, bil dost!
Dost.

Arar insan, arar dostu!
Bulursa o gerçek dostu,
Gönlümde tapulu yurdu.
Kurdu bu can sana, ey dost!
Kurar bu can sana, bil dost!
Dost.

Açılır kapılar sana.
Sen de kapılar aç bana!
Dost olan dostundan yana.
Gelir bu can sana, ey dost!
Koşar bu can sana, bil dost!
Dost.

Gerçek dostlar unutur mu?
Gezer o dostun yurdunu.
Derdin dost derdim olurdu,
Devam sen de, bilesin dost!
Özün gerçek, sözünse dost!
Dost.

Yaşar Kılıç

Dostluk

Dostluk öyle bir şey,
Kimse önüne geçemez,
Öyle kuvvetlidir ki,
Kimse onu yenemez.

Herkes dostluğu bilir,
Her şey onu bilir,
Umudumuz, yüreğimiz
Sırlarımız, sevgimiz dostluk.

Cemre Kemer

Dostum

Hayat akıp giderken,
Düşler birer birer biterken,
Ben kendime bir dal ararken,
Seni buldum DOSTUM.

Şimdi çok mutluyum.
Hatta uçuyorum.
Adeta kendimi,
Bir cennette sanıyorum.

İyi ki varsın bir tanem,
İyi ki yumuşak kalbin var,
Denizler kadar derin,
Güzel gözlerin var.

Ben seninle olmaktan,
Seninle dertleşmekten,
Seninle gülmekten,
İnan çok mutluyum.

Beyza Calayır

Dost Dediğin

Dost dediğin
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin

Exit mobile version