Ağlatan Aşk şiirleri

En Güzel Ağlatan Aşk şiirleri kısa – Sayfamızda amatör ve ünlü şairlerden bu konu ile ilgili şiirleri bulabilirsiniz.

Al, ogluna gotür onları Bari işe yarasın
Kim bilir belki baktıkça
Bazen beni hatırlarsın.

Bu nasıl demokrasi Mr. Franks?
Düştügü
yeri yaktı
Merhamet hür Dünyaya
Bu kadar mi IRAK’tı?

Geceyi Ağlatan Kadın

Kehribar renkli saçları omuzuna dökülmüş
Gözlerini günlerce kanlı yaşlar bürümüş
Dünya ona değil o dünyaya tam küsmüş
Bir narin çiçekti o hep kırılıp dökülmüş…

Sanki dünyanın tüm derdi çöktü sırtına
Umudu hiç kalmadı mutlu yaşamdan yana
Kederler geldi hep, ayrılık peşinsıra
Sevgiler, mutluluk, yaşamında kapkara…

Işıklar tükendi kadının aydınlık dünyasında
Gündüzler gece oldu karanlık her yanında
Uzansa bir ışık yok kahretti dostlarına
Anladı ki tüm dostluklar zeval yollarında…

Gece onun tek dostu tek sırdaşı olmuştu
Sabahlara dek başbaşa mutsuzlukla dolmuştu
Karanlıklar gözyaşlarına kara bir kucak olmuştu
Dertleşti gecelerce artık gün açmaz olmuştu…

Göklerde yıldızlar vardı hepsi bir bir söndü
Mehtabın kızıl rengi hep siyaha büründü
Ümit yok beyazlara sanki birbirine küstü
Kehribar saçlı kadının saçları aklara döndü…

Bir gece sabaha dek kanlı bir yağmur yağdı
Hıçkırıkla boğulan güçlü şimşekler çaktı
Her tarafı kara sis kara duman kapladı
Anladı ki o kadın, sonunda gece de ağladı.

Ağlatan Mutluluk

Çıksam şimdi güzelliğin gökyüzüne
Dolaşsam
Görsem bütün tanrısal sevgileri
Ölümsüzlüğün sofrasına bağdaş kursam
Ve anlatsam
Anlatsam o ağlatan mutluluğu
Bilmem inanır mı bana mavilikler

Suskun bir coşkunun doruklarında
Pürköpük ve rüzgarlı
Bir nehir kahkahasıydı gözyaşı

Vivaldi böyle dinlenirmiş meğer
Mutluluk bile sensiz çekilmezmiş
Ben ki yaşamı toprak bilmiştim
Nice tohumlar ekmiştim bunca yıl
Geç anladım
Aşkın tohumu sensiz ekilmezmiş

Sessizlik açarken zulüm bahçeleri
Gözlerinde bir anda dört mevsim
Her mevsimin güzelliğinde sen
Bunca ayrık ve diken içinden
Güle çıkmak işte budur desem
Bilmem inanır mı bana çiçekler

İçimde sayısız denizlerin şahlandığı
O günü tarihlesem şimdi
Irmak ırmak çizsem zamanın yüzüne
Adına sonsuzluk desem
Ve her saniyesini o sonsuzluğun
An be an şiirleştirmek istesem
Bilmem inanır mı bana sözcükler

Ağlatan Gülmez
Olcay Hatun’a

Hayat bir yolculuk, insan yolcusu,
Mutluluk kullara, gönül uykusu,
Elde etmek zordur, onu doğrusu,

Kaçarsa elinden, bir daha dönmez,
Unutma bu sözü ; “ağlatan, gülmez”

Denmiş ; “rüzgâr eken, fırtına biçer”
Akıl gelir başa, iş işten geçer,
Bilenler kem sözü, demeden seçer,

Çıkarsa dilinden, bir daha dönmez,
Unutma bu sözü ; “ağlatan, gülmez”

Bilmem lâzım deyip, her şeyi sorma,
Kabullen kaderi, kafanı yorma,
Sevdiğini sakın, incitme kırma,

Bıkar ise senden, bir daha dönmez,
Unutma bu sözü ; “ağlatan, gülmez”

Ne gerek çok söze, işin özü şu;
Hayatın da vardır, düzü-yokuşu,
Kolay konmaz başa, şans-talih kuşu,

Uçarsa ilinden, bir daha dönmez,
Unutma bu sözü ; “ağlatan, gülmez”

Ayrılık mektubu

Ayrılık mektubu dün gece geçti elime
Ağlamak istedim yaş dolu gözlerimle
Acele cevap yaz demişsin
Satırlarında bana ağlama demişsin

Üzülme aşk bazen güldürür bazen ağlatır
Bizim aşkımız ağlatan aşk demişsin
Aşkımı düşündü mü rahatlatır diye
Kelimelerinde bana maziyi düşünme demişsin

Seviyorsan beni azda olsa
Dediklerimi ne olur yap demişsin
Küsmek istedim sensiz hayata
Not olarak darılma demişsin

Birini sev sende benim sevdiğim gibi
Seversen mutlu ol demişsin
Oysaki ben sonsuza kadar seni bekleyecektim
Zarfın üstüne beni bekleme demişsin

AğLatırım

Ellerim Havada gözlerim yolda
Mevlaya yalvardım gelesin diye
Eger birgün beni terk ediceksen
Leyla mejnun gibi yanasın diye..
Düşer yüreğime her gece hüzün
Hilâl’i ağlatır, beni ağlatır
Semalara yansır Ay gibi yüzün
Al yanak üstünde beni ağlatır…

Gönül hayalinle bağlar karalar
Dur desem de, kanar eski yaralar
Bırakmaz peşimi şu hatıralar
Amansız anılar, dünü ağlatır…

Hasret ilmek ilmek içime işler
Uykular haramdır, kâbustur düşler
Öksüz çocuk olur gözümde yaşlar
Terk edip gittiğin Günü ağlatır…

Yamandır ayrılık, keser nefesi
Izdırapla titrer bu can kafesi
Dudaklarda kalan veda busesi
Hem kalanı, hem gideni ağlatır…

Görmesen de hep sanadır yazdığım
Mısra mısra mezarımdır kazdığım
Kan olup da kara gözden sızdığım
Belki uzaklarda seni ağlatır..

SENSiZLiK Mi BENi AĞLATAN

Yine sensiz geçen bu gecemde
Göz yaşlarım benimle birlikte
Elimde senin resmin
Dalar giderim yine eski günlere

Hayat sevince,sevilince güzelmiş
Ben sevdim sevilmedim
Bu yüzden bütün umutsuzluğum,kırgınlığım
Birtek ona nefretim

Sevdiğinin yolunu beklemekmiş zor olan
Sevilmeyi ümit etmekmiş beni ağlatan
Geceleri ağlarımya ben hani
Yıldızlar şahidim olsun diye belkide…

Zaten birtek onlar şu karanlık gecemi aydınlatan
Birtek onlar ben kaybolmuşken yol gösteren
Sadece onlar bana sevmeyi öğretip ,
Sevilmeyi beklememi söyleyenler…

BENİ AĞLATMA

Yalnızım kimsem yok ben bir mecnunum,
Sevgilim ağlayıp beni ağlatma.
Gözlerim yaşlıdır teselli et de,
Sakın ha! Ağlayıp beni ağlatma.

Sevgiye şefkate muhtacım muhtaç,
Gül oyna ne olur biraz neşe saç,
Misk kokan güllerden yap bana bir taç,
Yapamam deyip de beni ağlatma.

Sana bir sözüm var gül bahçesinden,
Teşrif et içelim aşk badesinden,
İlkbahar da öten bülbül sesinden,
Dinlemem deyip de beni ağlatma.

Boyun selvi gibi uzun ve ince,
Bakmamak elde mi seni görünce,
Unutamam seveceğim ömrümce,
Sevemem deyip de beni ağlatma.

Kırlarda koşalım uçarcasına,
Bir dere misali coşarcasına,
Cennet bahçesinde yaşarcasına,
Gülemem deyip de beni ağlatma

Evet sıra sizde: Sizde buradakilerden farklı ve yeni ağlatan aşk şiirinizi yazmak için aşağıdaki yorum bölümünü kullanabilirsiniz. Yada Buradan Şiir Kategorimize Dönerek Diğer Şiirleri Okuyabilirsiniz. Nazlim.net

Exit mobile version