Namaz vakitlerinin anlamı ve Önemi

Namaz vakitlerinin anlamı hakkında bilgileri ve Namaz vakitlerinin anlamı nedir bu yazımızda okumuş olacaksınız arkadaşlar.

NAMAZ VAKİTLERİNİN ANLAMI
Bediüzzaman Hazretleri Dokuzuncu Söz adlı risalesinde, Namazın belirli vakitlerde kılınmasının hikmetlerini çok güzel bir şekilde açıklamış. Bugün bu konu ile ilgili istifademi özetleyerek ifade etmek istiyorum.
Namazın belirlenmiş vakitlerde kılınmasının elbette çok hikmetleri vardır. Sayısız hikmetlerden birisi şudur:
Her namaz vakti, âlemde köklü değişim ve dönüşümün yaşandığı, Allah’ın büyük tasarruflarının meydana geldiği, o geniş tasarruf ile beraber sonsuz nimet, ihsan ve ikramların verildiği zamanlardır.
İşte bundan dolayı, kul, o zamanlarda kusurunu, noksanını anlamalı ve Allah’ı, şanına layık şekilde, bütün noksan sıfatlardan tenzih ederek anmalıdır. İşte tesbih bu anlama gelir.
Ve insan o zamanlarda kendi acizliğini, zayıflığını ve küçüklüğünü anlayarak Allah’ın büyüklüğü ve azameti karşısında iki büklüm olmalı, rükû ve secde ile bunu ilan etmelidir. İşte tekbir bunu ifade etmektedir.
İki namaz arasında toplanmış nimetlerin tamamına karşı en geniş anlamıyla, şükür ile mukabele etmek gerekir. İşte hamd bunu ilan etmek içindir.
İşte Namaz, bunların hepsini kendinde toplayan bir ibadettir.
Peki, Namaz vakitlerinde neler oluyor?
İçinde yaşadığımız âlem, bir saat gibi çalışarak gece-gündüz, hafta, ay, yıl, insan ömrünün aşamaları ve asırlar halinde akıp gidiyor. Bütün bunlar birbirine bakıyor, hatırlatıyor ve birbirinin hükmünü alıyor.
Mesela; sabah, tan yerinin ağarması ile güneş doğuncaya kadar baharın başlangıcına, insanın anne karnına düştüğü zamanına, yerlerin ve göklerin ilk yaratılışına bakar, onları hatırlatır ve o zamanlarda meydana gelen ilahi, büyük tasarrufları hatıra getirir.
Öğle zamanı ise, yaz zamanına, insan ömrü içinde gençliğe, dünyanın ömrü içinde insanın yaratılışına benzer ve o zamanlardaki Rahmetin tecellilerine ve sonsuz nimetlerin bereketle akıp gelmesine bakar, işaret eder ve hatırlatır.
İkindi zamanı ise, sonbahara, ihtiyarlığa ve ahir zaman Peygamberi’nin (a.s.v) gönderiliş zamanına ve Asr-ı Saadetine bakar o zamanlardaki Allah’ın büyük icraatlarını, külli lütuflarını ve ihsanlarını hatırlatarak dikkatimizi çeker.
Akşam vakti ise, sonbaharın sonunda varlıkların çoğunun ölmesini, insanın vefatını ve kıyamet ile dünyanın harap olmasını hatırlatarak, Allah’ın haşmetiyle yüceliğini nazara verip bizi ikaz ederek uyandırır.
Yatsı vakti ise; karanlığın nasıl gündüzün bütün eserlerini örttüğünü, kış beyaz kefeniyle ölmüş yerin yüzünü nasıl kapladığını ve insanın ölümüyle geride kalan eserlerinin dahi unutulmuşluk perdesine sarılarak gizlendiğini ve insanın imtihanı için açılan dünyanın bütünüyle kapanmasını hatırlatarak Allah’ın büyüklüğünü ve muhteşem tasarrufunu ihtar eder.
Gece vakti ise, kışı ve kabri hatırlatarak, insanın Allah’a ne kadar muhtaç olduğunu düşündürür.
Gecede teheccüd ise, kabrin karanlığını aydınlatacak ne kadar lüzumlu bir ışık olduğunu hatıra getirip, ikaz ederek bütün bu değişim içinde Allah’ın nimetlerinin büyüklüğünü gösterip; Allah’ın ibadete ne kadar layık olduğunu ilan eder.
İkinci sabah ise haşrin sabahını hatırlatır.